Giorgio de Chirico
1909 yazında İtalya'ya döndü, önce Milano, sonra Floransa'ya yerleşti. Bu kentte "fizikötesi şehir meydanı" serilerine başladı. Haziran 1911'de Paris'e giderken Turin'de birkaç gün geçirdi. Bu kentin tonozlar ve piazzalardan oluşan yapısı, "fizikötesi" atmosferi, Chirico'yu çok etkiledi. Paris'te düzenlediği sergiler Pablo Picasso ve Guillaume Apollinaire tarafından fark edildi. Yine bu sıralarda resimleri satılmaya başlandı.
I. Dünya Savaşı'nda İtalya'ya döndü. Savaştan sonra eserleri tüm Avrupa'da sergilenmeye başlandı. 1924'te ilk eşi Rus balerin Raysa Gurieviç ile evlendi. 1928'de New York ve Londra'da sergiler açtı. 1930'da ömür boyu evli kalacağı ikinci eşi yine Rus olan Isabella Pakszwer Far ile evlendi. Birlikte İtalya'ya yerleştiler.
İtalyan film yönetmeni Michelangelo Antonioni da Chirico'dan etkilendiğini belirten sanatçılar arasındadır. Antonioni'nin 1960'lı yıllarda yaptığı filmlerde kamera ıssız veya birbirinden uzak kişilerin bulunduğu kent mekanlarında uzun uzun dolaşır, filmin kahramanları ortada görünmez.
Fotoğraf sanatçısı Duane Michals'nun eserlerinde de Chirico'nun etkisi görülür.
John Ashbery, Chirico'nun romanı Hebdomeros için "muhtemelen gerçeküstücü romancılığın en iyi yapıtı" demiştir.
Bir Sokagin Melankoli&Gizemi-Giorgio de Chirico, yağlıboya tablo, 1914.
The Disquieting Muses by Giorgio de Chirico. Oil on canvas, 1947, University of Iowa Museum of Art.
No comments:
Post a Comment